Fed Faiz İndirimine Gitti: Ek Faiz İhtimalleri Gündemde

Fed Faiz Oranlarını Düşürdü, Ekonomik Projeksiyonlar Güncellendi
ABD Merkez Bankası (Fed), politika faizini 25 baz puan düşürerek %4-4.25 aralığına indirdi. Bu indirimle beraber, bankanın 2026 yılı için federal fon oranı tahmini %3.6'dan %3.4'e ve 2027 tahmini %3.4'ten %3.1'e çekildi. Bu durum, Fed'in 2025 yılında daha fazla faiz indirimine gitme olasılığının sinyallerini veriyor.
ING Uluslararası Başekonomisti James Knightley, Fed'in ekim ve aralık aylarında 25 baz puanlık daha indirimler yapmasını bekliyor. Enflasyonun hedefin üzerinde kalmaya devam ettiğini belirten Knightley, "Fed’in faiz oranlarını, mevcut projeksiyonlarından daha fazla düşüreceğini düşünüyoruz" dedi.
Rabobank Çapraz Varlıklar Makro Stratejisti Molly Schwartz ise işgücü piyasasındaki kötüleşmeyi işaret ederek bu yıl iki ek faiz indirimi gerçekleştirilmesini öngördü. Schwartz, Fed Başkanı Jerome Powell'ın ılımlı tavrının işgücü piyasası üzerindeki etkisinin fazla faiz indirimine yol açabileceğine dikkat çekti.
Global Piyasalarda Dikkat Çeken Gelişmeler
Piyasalarda Fed faiz kararı ile birlikte, Fed Başkanı Powell'ın önümüzdeki süreçte enflasyon ve istihdam riskleri hakkında yaptığı değerlendirmeler dikkat çekti. Powell, "kısa vadede enflasyon riskleri yukarı, istihdam riskleri aşağı yönde" ifadesini kullanarak piyasalara mesaj gönderdi.
Hafta boyunca ABD'nin 10 yıllık tahvil faizi %4,13 seviyesine ulaşırken, dolar endeksi ise yatay seyirle %97,6'da kapandı. Dolar endeksi, geçen hafta %96,2 ile son 3,5 yılın en düşük seviyesini görmüştü.
Ek olarak, ABD Başkanı Donald Trump ile Çin Devlet Başkanı Şi Cinping arasında yapılan telefon görüşmesi ve iki liderin Rusya-Ukrayna Savaşı hakkında yaptıkları değerlendirmeler de piyasaların takibinde yer aldı. İki liderin, ekim sonunda Güney Kore'de yapılacak APEC Zirvesi'nde yüz yüze görüşeceği duyurusu, yatırımcı güvenini artırdı.
Emtia Piyasalarında Yön Belirleyici Faktörler
Fed'in faiz indirimine ilişkin beklentiler, değerli metaller üzerinde dalgalı bir seyir izlenmesine neden oldu. Altının ons fiyatı, faiz kararının ardından %40,5 değer kazanarak 3,685 dolardan haftayı tamamladı. Gümüş ise %43,1 değer kazanarak 43,08 dolara yükseldi.
Baz metaller ise zayıf talep sebebiyle negatif bir seyir izledi. Çin'den gelen zayıf ekonomik veriler, emlak sektöründeki durgunluk ve altyapı talebindeki azalma, çelik ve bakır gibi metaller üzerindeki baskıyı artırdı.
Petrol fiyatlarına dair ise düşük faiz oranlarının talebi desteklemesine rağmen, artan distilat stokları ve OPEC+’ın planlanan üretim artışları, fiyatları aşağı yönde etkiledi. Brent petrolün varil fiyatı %0,8 düşerken, doğal gaz fiyatlarında da %1,8 değer kaybı yaşandı.
Tarım Emtialarında Arz Fazlası Endişesi
Tarım emtiaları, arz fazlası beklentileri nedeniyle haftayı negatif bir seyirle kapattı. Buğday ve mısırda kaydedilen yüksek rekolte beklentileri, global fiyatları baskı altında tutmaya devam ediyor.
Sonuç olarak, Fed'in faiz politikaları, global ekonomik görünüm ve emtia fiyatları üzerindeki etkileriyle piyasaları yönlendirmeyi sürdürüyor. Önümüzdeki haftalarda izlenecek en kritik gelişmeler arasında Fed'in tutumu ve ABD-Çin ilişkileri yer alacak.
Tarafsızlık Puanı
Tarafsızlık Açıklaması
Yazı, ekonomik verileri ve gerçeği analiz etmeye odaklanarak tarafsız bir bakış açısı sunuyor. Ancak, yorumlarda öne çıkan bazı ekonomistlerin görüşlerinin aktarılması, kısmen bir taraflılık yaratıyor.